İstanbul Barometresi Mart Sayısı Yayımlandı

İstanbulluların nabzını aylık olarak tuttuğumuz İstanbul Barometresi araştırmasının Mart sayısı yayımlandı.

İstanbul Barometresi Mart 2022 Raporu, 22-31 Mart 2022 tarihleri arasında 638 İstanbul sakini ile telefon üzerinden görüşülerek hazırlandı.

Ev içerisinde ekonomik sorunların konuşma oranında artış görüldü.

Katılımcılara Mart ayında evde en çok ne konuşulduğu soruldu. Katılımcıların %77,5’i ev içerisinde ekonomik sıkıntıların %5,8’i ise Ukrayna-Rusya Savaşı’nın konuşulduğundan bahsetti. Bu konuları ailevi olaylar, sağlık sorunları takip etti.

Aylara göre incelendiğinde Ocak ayında ekonomik sorunların ev içerisinde konuşulma oranı %58 iken, Şubat ayında bu oran %76’ya, Mart ayında ise %77,5’a yükseldi.

Mart ayında İstanbul’un gündemi ekonomik sorunlar ve akaryakıt zamları oldu.

Katılımcıların %52,1’i ekonomik sorunların İstanbul’un gündemi olduğunu belirtti.  Ekonomik sıkıntılar içerisinde fatura zamları, gıda fiyatları ve kira ücretleri öne çıktı. Akaryakıt zamları %17,9 ile ikinci sırada gelirken İstanbul’da görülen kar yağışı üçüncü sırayı aldı.

Aylar geçtikçe COVID-19’un gündemden düştüğü görülürken, Şubat ayında elektrik ve doğalgaz zamlarının, Mart ayında ise akaryakıt zamlarının gündem konusu olduğu görüldü.

Son üç ayda Türkiye’nin gündeminde ilk sırada ürün ve hizmetlere gelen zamlar yer aldı.

Katılımcıların %27,2’si et, yağ, şeker gibi market ürünlerine, %24,5’i elektrik, doğalgaz, su faturalarına yapılan zamların Mart ayında Türkiye’nin gündemi olduğunu belirtti. Katılımcılara göre Türkiye gündeminde üçüncü sırada %18,6 ile Ukrayna-Rusya Savaşı yer aldı.

2022’nin ilk üç ayında Türkiye’nin gündeminde ilk sırada ürünlere ve hizmetlere gelen zamların yer aldığı görüldü.

 Katılımcılar, artan market fiyatlarından sonra kırmızı et ve ayçiçek ve zeytinyağı ürünlerini hiç alamadığını belirtti.

Katılımcıların %45,6’sı kırmızı et ve %36,5’i ayçiçek ve zeytinyağı ürünlerini artan market fiyatlarından sonra hiç alamadığını belirtti. Bu ürünleri süt ve süt ürünleri ile sebze meyve takip etti.

Türkiye’nin Ekonomik Durumu

Mart ayında İstanbulluların %53,3’ü yakın dönemde Türkiye ekonomisinin kötüleşeceğini düşündüğünü belirtti.

Ocak ayında katılımcıların %52,9’u, Şubat ayında ise %47,9’u Türkiye’nin ekonomik durumunun kötüleşeceğini belirtirken,

Mart ayında ekonominin daha da kötüleşeceğini düşünenlerin oranı 2022’in en yüksek seviyesine ulaşarak %53,3’e yükseldi. Katılımcıların %24,9’u ekonominin seyrinin değişmeyeceğini, %21,8’i ise ekonominin iyileşeceğini ifade etti.

İstanbullunun Ekonomik Durumu

Mart ayında İstanbulluların %49,5’i kendi ekonomik durumlarının kötüleşeceğini düşündüğünü belirtti.

Katılımcıların %49,5’i kendi ekonomik durumunun kötüleşeceğini, %31’i durumunun değişmeyeceğini, %19,5’i ise durumunun iyileşeceğini düşündüğünü belirtti.

Bu oran 5.000 TL ve altı gelire sahip katılımcıların %54,1’e yükseldi.

Ocak ve Şubat ayları ile karşılaştırıldığında kendi ekonomisinin kötüleşeceğini belirtenlerin oranında artış görüldü.

Mart ayında katılımcıların %46,5’i geçinemediğini belirtti.

Mart ayında katılımcıların %28,1’i bazı ödemeleri yapamadığını ve borca girdiğini, %18,4’ü geçinmekte zorlandığını, %35,4’ü kıt kanaat geçinebildiğini, %18,1’i ise geçinebildiğini ve kenara para da koyabildiğini belirtti. Geçen aya göre geçinemediğini belirten katılımcıların oranında artış görüldü.

Birikim yapabildiğini belirten katılımcıların; %43,3’ü altın, %20,9’u döviz aldığını, %17,3’ü kripto para aldığını belirtti. 3 aylık sonuçlara bakıldığında hisse senedi, kripto para, konut dükkan yatırımlarını ağırlıklı olarak erkeklerin tercih ettiği görüldü. Yatırım yaptığını belirten kadınların altın ve dövizi tercih ettiği gözlemlendi.

Katılımcıların %58,2’si kripto paraları güvenli bulmadığını belirtti.

Katılımcıların %58,2’si kripto paraları güvenli bir yatırım aracı olarak görmediğini, %9,1’i güvenli bulduğunu, %6,8’i kısmen güvenli bulduğunu %25,9’u ise fikrinin olmadığını belirtti. 18-34 yaş katılımcıların %13,8’i, 45-59 yaş arası katılımcıların %4,6’sı kripto parayı güvenli bir yatırım aracı olarak gördüğünü belirtti.

Katılımcılar kripto parayı güvenli bir yatırım aracı olarak görmediklerini belirtmelerine rağmen yatırım araçları sırasında kripto paranın üçüncü sırada geldiği gözlemlendi.

Mart ayında katılımcıların %33,5’i borç aldığını belirtti.

Mart ayında katılımcıların %33,5’i borç aldığını, %8,2’si borç verdiğini, %3,6’sı hem borç alıp hem borç verdiğini, %54,7’si ise borç alıp vermediğini belirtti. 5 bin TL ve altı gelire sahip olan katılımcıların %49,8’i borç aldığını belirtirken gelir düzeyi düştükçe borç aldığını belirten katılımcıların oranında artış görüldü.

Katılımcıların %31,1’i kredi kartı borcunun asgari tutarını ödeyebildiğini belirtti.

Kredi kartı kullananların %50,1’i aylık kredi kartı borcunun tamamını, %31,1’i ise borcun asgari tutarını ödeyebildiğini belirtti. %6,1’i asgari tutar ile borcun tamamı arasında bir miktarda, %3,1’i asgariden az miktarda ödeme yapabildiğini belirtirken, %9,6’sı kredi kartı borcunu hiç ödeyemediğini ifade etti.

Çalışan katılımcıların %59,7’si çalıştığı iş yerinden yol ücreti aldığını belirtti.

Çalıştığını belirten katılımcıların %77,7’si çalıştığı işten memnun olduğunu ve %62,7’si işten çıkarılma korkusu duymadığını dile getirdi. Çalışan katılımcıların %59,7’si çalıştığı işyerinden yol ücreti aldığını belirtirken ortalama alınan yol ücretinin 400 TL olduğu görüldü.

İstanbulluların stres seviyesi 7,7, mutluluk seviyesi 4,4 olarak ölçüldü.

Katılımcılara Mart ayındaki duygu halleri soruldu ve 10 üzerinden değerlendirmeleri istendi. İstanbulluların ortalama stres ve kaygı seviyesi 7,7 olarak ölçüldü. Geçen aya göre incelendiğinde stres seviyesinde artış görüldü. Üç aylık sonuçlara göre işten çıkarılma korkusu yaşayan katılımcıların kaygı ve stres puanları daha yüksek iken, mutluluk ve yaşam memnuniyeti puanlarının daha düşük olduğu gözlemlendi.

İstanbulluların yaşam memnuniyeti aydan aya düşüyor.

Katılımcıların 10 üzerinden değerlendirmeleri istenen yaşam memnuniyeti seviyesi Mart ayındaki 4,1 olarak belirlenirken mutluluk seviyesi 4,4 olarak ölçüldü. Ocak ayında İstanbulluların yaşam memnuniyeti 4,5, Şubat ayında ise 4,4 olarak hesaplandı.

Çalıştığı işten memnun olduğunu belirten katılımcıların daha az stresli olduğu ve yaşam memnuniyetlerinin daha yüksek olduğu görüldü.

Yaş gruplarına göre bakıldığında katılımcıların yaşı arttıkça kaygı ve stresleri azalırken gençlerin mutluluk puanlarının daha düşük olduğu görüldü.

Katılımcıların %35,2’si Mart ayında yüksek sesli tartışmaya girdiğini belirtti.

Mart ayında katılımcıların %35,2’si yüksek sesli tartışmaya girdiğini belirtti. Tartışmaların %48,7’si aile ortamında, %27,2’si iş ortamında, %20,4’ü kamusal alan ve sosyal ortamlarda gerçekleştiği görüldü. Kadınların aile ortamında, erkeklerin ise trafikte ve/veya iş ortamında daha fazla tartışmaya girdiği gözlemlendi.

Aylara göre incelendiğinde yüksek sesli tartışma oranlarının 2022’nin ilk çeyreğinde her ay yükselen bir oranda seyrettiği görüldü.

İstanbul’un ilk üç sorunu: Ekonomik sorunlar, sığınmacı ve mülteciler, ulaşım

Katılımcılara göre İstanbul’un ilk üç sorunu %50,6’sı ile ekonomik sorunlar, %48,7’si ile sığınmacı ve mülteciler ve %39,3’ü ile ulaşım olarak belirlendi. Üç aylık sonuçlara göre farklı demografik grupların İstanbul’un sorunlarına dair görüşleri incelendiğinde gelir düzeyi arttıkça ulaşım, olası İstanbul depremi ve sığınmacı ve mülteciler sorun olarak görülürken; gelir seviyesi düştükçe ekonomik sorunlar, konut satışı ve kiralama fiyatları İstanbul’un sorunu olarak değerlendiren katılımcıların oranında artış görüldü.

Çalışmadığını belirten katılımcılar ve ev kadınları için İstanbul’un ilk üç sorununda ekonomik sorunlar ilk sırada gelirken, çalışan ve öğrenciler için ekonomik sorunların üçüncü sırada yer aldığı görüldü.

Metodoloji

Bu araştırma kapsamında Bilgisayar Destekli Telefon Anketi (CATI) yöntemi kullanılarak 638 hane ile görüşülmüştür. Katılımcılar, eğitim, meslek ve gelir düzeyine bağlı olarak 8 kategoriyi içeren sosyoekonomik statü (SES) düzeyinden üst (A+, A), üst-orta (B+, B), alt-orta (C+, C) ve alt (D ve E) statülerine göre belirlenmiştir.

Yapılan araştırmanın İstanbul’u temsil etmesi amacıyla tesadüfi örnekleme yöntemlerinden tabakalı örnekleme kullanılmış olup; SES kriterine göre tabakalama yapılmıştır.

İstanbul Barometresi çalışmasına katılanların %6,6’sı E, %25,4’ü D, %31,9’u C, %11,3’ü C+, %9,3’ü B, %5,5’i B+, %7,6’sı A, %2,4’ü ise A+ sosyoekonomik statüdeki mahallede ikamet etmekte olan kişilerden oluşmuştur.

Çalışmaya katılanların %49,9’unu erkek, %50,1’ini kadın katılımcılar oluşturmuştur.

Katılımcıların %31,2’sini 18-34 yaş aralığındaki, %31,5’ini 35-44 yaş aralığındaki, %28,2’sini 45-59 yaş aralığındaki kişiler, %9,1’ini ise 60 yaş ve üzeri kişiler oluşturmaktadır.

Araştırmaya katılanların %24,3’ü ilkokul ve altı, %11,1’i ortaokul, %28,4’ü lise, %29,1’i yüksekokul ve fakülte, %6,6’sı yüksek lisans, %0,5’i doktora eğitim seviyesine sahip olduğunu belirtmiştir.

Katılımcıların %10,6’sı 2.500 TL ve altı, %31,6’sı 2.501-5.000 TL arası, %20,5’i 5.001-7.500 TL arası, %14’ü 7.501-10.000 TL ve %23,3’ü 10.000 TL üzeri aylık hane gelirine sahip olduğunu belirtmiştir.

Rapora ulaşmak için tıklayınız.