İPA İstanbul Dergisi

2022 / 007

İPA İstanbul Dergisi’nin yedinci sayısı yayımlandı. Kentin farklı alanlarını ve meselelerini disiplinlerarası bir yaklaşımla ele alan dergi, yeni sayısının kapak konusunda Gezi’den Geleceğe: Yerel Demokrasi İnisiyatiflerinin Eşiği” başlığıyla Gezi’nin yereldeki demokrasi deneyimleriyle ilişkisine odaklanıyor. Kapak dosyasında Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın yazılarının yanında Meriç Demir Kahraman ile Murat Sevinç’in yazıları ve Begüm Özden Fırat ile yapılan röportaj yer alıyor.

Ayrıca, geçtiğimiz aylarda İPA Kampüs’te lansmanı yapılan İstanbul’un gelecek vizyonu yedinci sayı dosyasında inceleniyor. “İstanbul’un Geleceğe Attığı Bi̇r Adım: Vi̇zyon 2050 Strateji̇ Belgesi̇” başlıklı dosyada, metropolün geleceğini şekillendirecek ilkeler, iradeyi ortaya koyacak aktörler ve sıkça gündeme gelecek güncel konularla ilişkisi masaya yatırılıyor.

Bu sayıda ayrıca katılımcı kamusal uygulamalardan, gençlik işsizliği ve gençlerin farklı mecralarda katılımcılığını güçlendirecek işbirliklerine, kentlerde gıda krizinden sürdürülebilir hareketlilik planlarına ve İstanbul Boğazı’nı yunuslarla paylaşmaya İstanbul ve kent meseleleri konu edilmekte.

Dergiyi satın al

İÇİNDEKİLER

İndirilebilir İçerik (Kapak)

İndirilebilir İçerik

GEZİ DİRENİŞİ, DEMOKRATİKLEŞME VE KATILIMCI PLANLAMA

TAYFUN KAHRAMAN

Kentlerin başta dezavantajlı gruplar olmak üzere yaşayanları tarafından planlanması yerel demokrasinin önemli unsurlarından. Oysa kentin planlaması hâlâ teknik bir iş olarak görülüyor, otoriterleşme ile beraber giderek yerel yönetimlerin elinden alınarak merkezileştiriliyor. Mevcut durumun değişkenlerinin yarattığı bu zorluklar nedeniyle yasal bir zorunluluk ve bir rıza üretme aracı olmanın ötesine geçmesi gereken katılımcı planlamanın tam anlamıyla hayata geçebildiği söylenemez. Gezi’nin demokratikleşme, eşitlik, özgürlük ve kardeşleşme talepleri, demokratik katılım mekanizmaları üzerine inşa edilen bir kent planlamasının ve parçası olduğu kent hakkının tanınmasının temelini oluşturuyor.

GEZİ’DEN BUGÜNE YEREL DEMOKRASİ DENEYİMLERİNİN SEYRİ

BEGÜM ÖZDEN FIRAT

Gezi’nin bakiyesi sayılabilecek yerel demokrasi inisiyatiflerinin, genellikle gündelik toplumsal konularla ilgili ve dönemsel ortaya çıktığını gördük. Kimi yerelle merkezi yönetim rekabeti veya iş birliği koşullarında özerkliğini koruma mücadelesi verdi, kimi geleneksel dayanışma ağlarının varlığını sürdürdüğü alanlarda güçlenmekte ve kök salmakta zorlandı. Toplumsal kriz anlarında dayanışma veya yurttaşlık haklarından çok hayırseverlik, yardımlaşma veya sadaka eksenine kayan sosyal politikalar karşısında yerel ve özerk dayanışma inisiyatiflerinin çabaları boşa düşme riskiyle karşı karşıya kaldı. Prof. Dr. Begüm Özden Fırat’la inisiyatiflerin karşılaştıkları bu zorlu yolu, Gezi birikimini, kalıcılık ve devamlılıklarını konuştuk.

GEZİ VE PARK FORUMLARI GELECEĞİN YÖNETİM BİÇİMİDİR

MURAT SEVİNÇ

Bugün öncekilerden farklı olarak kapitalizmin sonunu getirme potansiyeline sahip gelişmelerin sonucunu yaşıyoruz. Söz konusu dönüşüm günümüz temsil anlayışını da kökten değiştiriyor. Gezi süreci bu temsil anlayışına yönelik yeni bir katılım talebi ortaya koydu. Park forumları ve birlikte yaşam deneyimi yerel düzeydeki katılım talebinin son derece çarpıcı bir biçimde dile getirilmesiydi. İşte bu yüzden forumlar geleceğin yönetim biçimi olacak, olmalı.

İndirilebilir İçerik

KENT HAKKINI VEYA EKOLOJİK KRİZİN ETKİLERİNİ ODAĞINA ALAN HAREKETLERİN GEZİ’YE VE GEZİ’NİN BU HAREKETLERE ETKİSİ

AYŞE MÜCELLA YAPICI

Neoliberal politikalar çerçevesinde emeğin ve doğanın yanı sıra kentler de sermayenin birikim aracı hâline getirildi. Özellikle sermayenin çıkarlarını korumak kadar kendi sermayesini de yaratmaya çalışan AKP döneminde kentsel mekânın, doğanın ve kültürel varlıkların tahribatı had safhaya ulaştı. Hukuktan bürokrasiye, sivil toplumdan her tür etiğe neredeyse tüm alanlarda yaşanan engeller, bozulma ve aşınmaya rağmen ortaya çıkan Gezi Direnişi; her yaş, kimlik, cinsel yönelimden insanın “kendiliğinden” ve “öngörülemez” bir itirazı oldu. Gezi’den bugüne yansıyan da ortak varlıkları ve değerleri bir araya gelerek ve dayanışarak korumaya ve böylelikle geleceğimizi kendimizin belirleyebilmesi olasılığına olan umut ve inanç olmaya devam ediyor…

İndirilebilir İçerik

GEZİ ÖNCESİ VE SONRASI KENT VE KIR SAKİNLERİNİN GÜNDEMİNDEKİ HAK MÜCADELELERİ

Ş. CAN ATALAY

Hak arama mücadelelerinin zamanla çeşitlenen, Türkiye’de farklı alanlarda karşılığını bulan bir eylem repertuvarı var: İmza kampanyaları, sosyal medya etiket kampanyaları, basın açıklamaları, yürüyüşler, protestolar, oturma eylemleri, insan zincirleri, davalar, itirazlar… Bu hukuk alanında ve kamusal mekânlarda el ele gelişen eylem çeşitliliğinin kent ve ekoloji hareketleri tarafından sahiplenildiğini de görüyoruz. Peki Türkiye ve İstanbul’da kent ve kır sakinlerinin gündelik yaşamına veya 10 seneye yaklaşan mirasıyla Gezi’nin ve devamında gelişen hak arama mücadelelerinin dönüştürücü bir etkisi oldu mu?

İndirilebilir İçerik

DEMOKRASİNİN ÖN KOŞULU KENT MEYDANLARI VE GEZİ DİRENİŞİ

MERİÇ DEMİR KAHRAMAN

Meydanlar, MÖ 5. yüzyıldan beri kentlerin bir araya gelme, yüz yüze iletişim kurma, tartışma, uzlaşma, beraber karar alma, beraber hareket etme mekânları olageldi. İstanbul’un tarihi boyunca hem siyasî hem de sosyal buluşmaların gerçekleştiği, konuşma, tartışma ve itirazları dile getirme mekânları olan Sultanahmet, Beyazıt ve Taksim Cumhuriyet meydanları zaman içerisinde değiştirildi, dönüştürüldü, kısıtlandı. Yerel demokrasinin başlıca unsurlarından kent meydanına sahip çıkan Gezi de çok uzun zamandır otoriterleşen iktidar tarafından ayrıştırılan, düşmanlaştırılan, sansürlenen ve yok sayılanların görülme, duyulma çabasıdır.

GEZİ’DEN ÇOĞALAN DAYANIŞMA

TAKSİM DAYANIŞMASI

Gezi öncesi kentsel toplumsal muhalefet 2013 yazına yaklaşırken iktidarın Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’na yönelik tasarrufuna karşı yeni sayılabilecek örgütlenme biçimlerinden biri sayılabilecek pek çok örgütün bileşeni olduğu Taksim Dayanışması ile kamuoyuna seslenmeye başlamıştı. O yıldan bugüne dayanışma kelimesi ve nice yerel demokrasi mücadelesi benzer biçimleri kendisine örnek aldı. Dayanışmanın işleyişini, seyrini ve benzer yerel demokrasi inisiyatifleriyle ilişkisini yapının sekreteryasını sürdüren TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi’ne sorduk.

“FAZLA BÜYÜMEK YERİNE ÖNCELİKLE SÜREKLİLİĞİ SAĞLAMAYI TERCİH ETTİK.”

KOMŞU KAPISI DERNEĞİ

Komşu Kapısı Derneği, mahalle ve sokak temelinde dayanışma için İstanbul’daki en önemli girişimlerden biri olma özelliğini taşıyor. Komşu Kapısı Derneği Başkanı Tolga Bektaş ile derneğin faaliyetlerini, sürekliliği koruma tecrübelerini konuştuk.

PARK FORUMLARINDA DOĞAN BİR KADIN ÖRGÜTLENMESİ

YOĞURTÇU KADIN FORUMU

Yoksulluğu sosyal dışlanma ve eşitsizlikler üzerinden tanımlayıp insan hakları meselesi olarak ele alan ve yoksul mahallelerde beslenme, sağlık, eğitim konularda çalışan Derin Yoksulluk Ağı’nın gönüllülerinden Hacer Foggo ile faaliyetlerini konuştuk.

GEZİ’DEN İLHAMLA FARKLI BİR SPOR MÜSABAKA KÜLTÜRÜ DENEYİMİ

KARŞI LİG

Mahallelerde bir araya gelip Gezi’deki dayanışma, karar alma ve eyleme deneyimini devam ettirenlerden bir kesim bu anlayışı amatör ve yerel bir futbol ligi fikrine aktarıyor. Pandemiye kadar istikrarlı şekilde müsabakalarını sürdüren Karşı Lig ile oluşumlarını endüstriyel futboldan nasıl farklı kıldıklarını, sürekliliğin neye dayandığını ve Gezi’yle olan ilişkilerini Kadim Fırat’la konuştuk.

İndirilebilir İçerik

BURADA BİRLİKTE HAREKETİ: YEREL YÖNETİMDE KATILIMCI MODEL İLE KAMUSAL MEKÂNDA UYGULAMALAR

GÖKÇER OKUMUŞ, KÜBRA ELİF DURĞUN, BAŞAK ÇELİK VE S. BENAN KAYA

İstanbul’un ortak açık alanlarını kent sakinlerinin gündelik hayatında daha çok sahiplenilen ve farklı kullanımlara imkân veren şekle büründürmek için yerel yönetim birimleri uzun süredir katılımcı araçlar geliştirmeye çabalıyor. Burada Birlikte Hareketi de bu araçları geliştiren mecralardan biri.

GENÇLİK KATILIMINDA SİVİL TOPLUM, YEREL YÖNETİMLER VE ÜNİVERSİTELER ARASINDA İŞ BİRLİĞİ VE MUHTEMEL YENİ YAKLAŞIMLAR

NECATİ MERT GÜMÜŞ, YAĞMUR YILDIRIM

“Gençlerin politika yapım, karar alma süreçleri ve kentsel organizasyona aktif katılımını sağlayacak alternatif mekanizmalar nasıl geliştirilebilir ve çoğaltılabilir? Bu amaçla yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler arasında nasıl iş birlikleri oluşturulabilir, hangi yöntemler uygulanabilir?” sorularına İstanbul Kent Konseyi ve Kadir Has Üniversitesi arasında 2021-2022 bahar döneminde yürütülen protokol örneği üzerinden yürütülen tartışma ve bu süreçteki deneyimler üzerinden cevap aranıyor.

İndirilebilir İçerik

TÜRKİYE’DE GENÇ İSTİHDAMI: EFSANELER VE GERÇEKLER

BERKİN ŞAFAK ŞENER

Uluslararası Çalışma Örgütü ve Genç İşi Kooperatif’in hazırladığı rapor, pandeminin ve ekonomik bunalımın etkilerinin gençlere yansımasını, gençlere insana yaraşır çalışma hakkını temin eden bir geleceği tartışmaya açıyor. Rapor, tüm kalkınma paydaşlarının gençlerin insana yakışır iş haklarından yararlanmalarının önündeki engellerin kaldırılmasında iş birliği yapmaları için bir eylem çağrısı niteliğinde.

İndirilebilir İçerik (Dosya)

İndirilebilir İçerik

İSTANBUL VİZYON 2050 STRATEJİ BELGESİ’Nİ HAZIRLARKEN GELECEĞİ BİRLİKTE PLANLAMAK

BURCU ÖZÜPAK GÜLEÇ

İstanbul Planlama Ajansı öncülüğünde Vizyon 2050 tarafından İstanbullulara gelecekte daha iyi bir yaşam kurmayı hedefleyerek hazırlanan strateji belgesi tamamlandı. Belgenin hazırlık süreci; katılım planlaması ve kentsel durum analizi ile İstanbul’un 2050 vizyonunun politika, amaç ve hedeflerinin belirlenmesi aşamalarını içeriyordu.

İndirilebilir İçerik

VİZYON 2050 STRATEJİ BELGESİ’NİN HAZIRLIK SÜRECİ VE BUNDAN SONRASI: “İSTANBUL’U 2050’YE HAZIRLAMAK”

GÜRKAN AKGÜN, HATİCE KURTULUŞ, ALİYE AHU AKGÜN, FERHAN GEZİCİ, ÖMER LÜTFİ ŞEN VE ERBAY ARIKBOĞA 

İstanbul Vizyon 2050 Strateji Belgesi tanıtım etkinlikleri kapsamında belgenin hazırlık sürecinde danışmanlık yapmış akademisyenler “İstanbul’u 2050’ye Hazırlamak” başlıklı panelde Vizyon 2050 sürecini masaya yatırdı. Moderatörlüğü, İBB İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Gürkan Akgün tarafından yapılan tartışma Prof. Dr. Hatice Kurtuluş, Prof. Dr. Aliye Ahu Akgün, Prof. Dr. Ferhan Gezici, Prof. Dr. Ömer Lütfi Şen ve Prof. Dr. Erbay Arıkboğa’nın katkılarıyla gerçekleşti. Çalışmaya dair öne çıkan noktaların ve Vizyon 2050’nin bileşenlerinin (adil, eşitlikçi ve imkân sunan, özgür kılan, dayanıklı ve güvenli, canlı ve yenilikçi, çeşitliliğiyle güçlü, iyi yaşam sağlayan, iklime duyarlı ve doğayla barışık) farklı açılardan nasıl yorumlandığının tartışıldığı ve İPA Youtube kanalından tamamına erişilebilecek tartışmanın öne çıkan kısımlarını aktarıyoruz.

İSTANBUL GİBİ METROPOLLERİN GELECEK VİZYONUNDA AKILLI ŞEHİRCİLİK UYGULAMALARININ YERİ

CARLO RATTI

Uzun erimli kent planlarının dünyanın önde gelen metropollerinin gündemine yenide geldiği bir dönemde büyük verinin, akıllı şehircilik uygulamalarının, bu alanlarda güçlü kamu ve özel sektör aktörlerinin rolü de önem kazanıyor. MIT Senseable City Lab yöneticisi Prof. Dr. Carlo Ratti ile yeni veri üretim yöntemlerinin kentsel politikalar ve uzun erimli vizyon belgelerindeki güncel ve olası yerini konuştuk.

“YENİ BİR UYGARLIĞI BERABER KURACAĞIZ VE HAYATIMIZI, KENTLERİMİZİ YAŞANABİLİR KILMANIN ÖN KOŞULU İKLİM DOSTU OLMAK”

YUNUS ARIKAN

İklim kriziyle mücadele uygarlığın ve giderek daha da yoğunlaşan ve genişleyen kentlerin en önemli sınavlarından biri. Uzmanlar kent yönetimlerinin en az ulusal hükümetler ve uluslararası kurumlar kadar sorumluluğu olduğunu sıkça tekrarlıyor. Vizyon 2050 Strateji Belgesi’nin lansmanına eşlik eden oturumlarda ICLEI-Sürdürülebilirlik İçin Yerel Yönetimler Küresel Savunuculuk Direktörü Yunus Arıkan ile iklim krizine karşı mücadelede yerel yönetimlerin görevlerini konuştuk.

GELECEK KENT HAREKETLİLİĞİ VE YEREL HİZMETLERE ERİŞİMDE 15 DAKİKALIK KENT

CARLOS MORENO

Mahallelerde yürüme mesafesinde kentsel hizmetlerin erişimini sağlayacak şekilde planlaması yeni olmasa da özellikle pandemi koşullarıyla birlikte 15 dakikalık kent konseptinin önerileri bu organizasyonla ilgili yeni bir tartışmayı ve uygulama denemelerini gündeme getirdi. İstanbul’un 2050 vizyonu için de kentsel hareketliliğin, hizmetlere adil erişimin ekolojik bir bakış açısıyla sağlanması hedefler arasında. Prof. Dr. Carlos Moreno’ya bu yaklaşımın öncekilerden farkını, olasılık ve engellerini sorduk.

İndirilebilir İçerik

KÜRESEL KENT ENDEKSLERİNDE İSTANBUL’UN GÜNCEL KONUMU

CANER MURAT DOĞANÇAYIR

“İSTANBUL PLANLAMA TARİHİ SERGİSİ” NEYİ SERGİLİYOR?

GÜVEN ERTEN

İndirilebilir İçerik

ACI GERÇEK: GIDA FİYATLARI KRİZİ 

BERKAN ÖZYER

Tarım-gıda sistemindeki sorunların en gözle görünür sonuçları fiyat etiketlerinde kendine yer buluyor. Yapısal sorunlar ancak kentlere etki ettikçe hem kamuoyunda hem karar alıcıların gündeminde kendine daha fazla yer bulabiliyor. Peki mevcut duruma nasıl geldik, nasıl etkileniyoruz ve daha önemlisi nereye gideceğiz?

İSTANBUL SÜRDÜRÜLEBİLİR KENTSEL HAREKETLİLİK PLANI VE GELECEK ADIMLAR

HALUK GERÇEK

Hızla büyüyerek “ucu olmayan bir bölge kent” hâline gelen İstanbul, Türkiye’de ve dünyadaki 15 milyondan fazla nüfusa sahip mega-kentler arasında “Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik Planı’nı (SKHP) tamamlayan ilk kent oldu. İstanbul SKHP kapsamında, geniş bir paydaş ve vatandaş grubunun katılımı ve disiplinlerarası bir yaklaşımla önerilen projeler aracılığıyla yaşam kalitesinin yükseltilmesi, herkes için daha eşit erişim ve hareketlilik olanaklarının sağlanması, ulaşımdan kaynaklanan olumsuz çevresel etkilerin, otomobil bağımlılığının ve trafik tıkanıklığının azaltılması ve trafik güvenliğinin artırılması amaçlandı. Bu yeni planlama yaklaşımı; bir yandan toplu taşıma, yürüme ve bisiklet gibi sürdürülebilir ulaşım türlerinin kullanımını teşvik edip kentlileri planlama sürecinin odağına alırken diğer yandan planın uygulanmasına ilişkin etkin bir izleme ve değerlendirme sisteminin kurulmasını öneriyor.

İndirilebilir İçerik

DOĞALGAZ SAATİ

İstanbul’da doğalgaz 1992 yılında aboneleri ile ilk defa Kadıköy’de buluştu. Doğalgaz kullanımının otuzuncu yılında, hanelerden imalathanelere doğalgaz abonelerinin sayısı 7 milyona yaklaştı. Yaklaşan soğuk havalarla birlikte Monitör39 bu sayıda 2021 yılında ilçelerin doğalgaz kullanımına mercek tutuyor. Veri görselleştirme çalışmasında ilçelerin toplam doğalgaz kullanım miktarlarını ev ve üretim kırılımlarında karşılaştırmak mümkün. Gaz bulutlarından çıkıp dağılan küçük borular ise evsel kullanımda 10 bin m3 doğalgazın kaç kişi tarafından paylaşıldığını gösteriyor.

İSTANBUL BOĞAZI’NDA YUNUSLAR 

WWF TÜRKİYE˙ – DMAD

İstanbul Boğazı, yunusların beslendikleri, yavrularına baktıkları ve göç etmek için kullandıkları habitatları. Deniz ekosistemi içinde önemli bir yeri olan yunuslar tesadüfi ağa yakalanma, az da olsa kasıtlı öldürme, habitat kaybı, yapılaşma veya aşırı balıkçılık gibi bir dizi riskle karşı karşıya. Bir vapur seyahatinde bile karşılaşılan farklı türde yunuslar gözlemlemek, koruma çabalarına katkı sunabilir.

İndirilebilir İçerik

“SAHA; ÇIKTIĞINDA, SORUNLA YÜZ YÜZE KALDIĞINDA ÇÖZÜM ÜRETMEN GEREKEN BİR ALAN.”

CANER MURAT DOĞANÇAYIR

Yerel yönetimlerin çoğunda olduğu gibi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde de sosyal yardım hizmetlerinin uzun bir geçmişi var. 16 milyonluk bir metropolde yoksulluk konusu da milyonlarca ihtiyaç sahibiyle ilgilenecek yüzlerce kişilik bir hizmet faaliyetini gerektiriyor. 2020 bahar aylarında ülkemizde yoğun bir şekilde hissedilen COVID-19 pandemisi ise tüm kamu hizmetleri gibi İBB’nin sosyal dayanışma seferberliğini de geçmişteki sosyal yardım tecrübelerden çok farklı bir sınava tabi tuttu. Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı’nın yürüttüğü Sosyal Ekonomik Destek Paketi (SEDEP) projesinde iki yıldır sosyal inceleme personeli olarak çalışan Rahime Kahraman için belki de bu süre yılların sosyal yardım uzmanlığına bedel.

KENTLERİ VE DÜŞÜNCEYİ ÖZGÜRLEŞTİRMEK İÇİN YAZMAK

EMRAH ALTINOK

ÖZEL MÜLKİYETTE KAMUSAL MEKÂNLAR (POPS) NE KADAR “KAMUSAL”?

BİLGE SAYARLIOĞLU

“METAVERSE”: BİR KURGUSAL KAMUSAL ALAN MI?

GİZEM CÖMERT

FARKLILIK MEKÂNLARININ PARADOKSU

BUKET ALIŞIR

SAYAÇ

İndirilebilir İçerik

Kentin çeşitli alanlarda değişimini takip etmek için üç aylık periyotlarda yayınlanan İPA İstanbul sayacı dönmeye devam ediyor.